Kahve,Ceviz ve Badem..!



Siz hiç kahve ve cevizi birlikte yiyip içtiniz mi?

Hep yapılır ve son zamanlarda kahvenin yanında çukulata ikram edilmeye başlandı.

Ben hiiiç sevmem.

Çünkü çukulata o kadar baskın bir tat verir ki kahvenin o güzelim tadını alamazsınız.

Likör de fena değildir, çocukken bize ikram edimezdi: Hoş ya, kahve de ikram edilmezdi ama "nane" likörünün kokusu burnumuza kadar gelirdi.
Ayten Halam benim, nane likörü ikram ederdi yanlış anımsamıyorsam kahvenin yanında.
Biz çocuğuz ya, bize meyve suyu falan...
Ben cevizi çok severim, kahveyi de.
İlk denediğimde ikisini birden, dedim ki; "bu kahve de kahve oldu şimdi ha!"
Cevizin o özgün "oleik asitçe" zengin tadıyla, kahvenin "kafeini" buluştuğunda hoş bir tat alıyorsunuz.
Hele bir iki kadeh şarap veya rakı içmişseniz... Ooooooh canınıza değsin.
Kahve ve ceviz emin olun ki, iki güzel aşık gibidirler ve birbirinin tadını bastırmaz ve ortak bir tada dünüşürler.
Bir de "badem" içini deneyin; hani acıbadem likörlerinde kullanılır ya...
O da kahvenin tadını arttırır, tadı doyumsuz olur.
Ben sosyal ilişkilerimde de öyleyim.
Baskın olmak istemem, "üzerime basılmasına da izin vermem."
Bu nedenle "çukulata" iyi değildir bana göre kahvenin yanında.
Badem deneyin, ceviz deneyin....
Dileğim odur ki, "arkadaşlarınız da hep 'ceviz ve badem' gibi olsun sizin yanında.
Ne kendilerinden vazgeçsinler ne de sizi gölgelesinler.
Kahve, ceviz ve badem tadında dostlar dilerim hepinize.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bir Hayatın Özeti ya da Yeşil Mavi Hayat

Çukurova'da Fransız!a İlk Kurşun

Sosyal Stiller