CHP' NİN OY KAYBETMESİNİN UZUN TARİHÇESİ

Eğer değer biliyorsak,

Eğer vicdanımız varsa,

Eğer emeğin, eğer vatanın, eğer namusun ne olduğunu biliyorsak.

Eğer “vatanın emekle yoğrulmuş vicdan” olduğunun farkındaysak.

“Her şey hak ettiği yere!” diyeceğiz.

Hem de bir kez değil.

Hem de iki kez değil.

Üç kez, dört kez, beş kez, hatta altı kez…

En az altı kez “her şey hak ettiği yere!” diyeceğiz!

Cumhuriyetçi misiniz?

Eğer Cumhuriyetçi iseniz, Cumhuriyetçilerin yanında olacaksınız.

Çünkü “TR 705” kodlu bir Genel Başkan Yardımcısı’nın olduğu bir yerde Cumhuriyetçiler olamaz, olsa olsa “bölünmüş bir Cumhuriyet”in taraftarı olursunuz ister istemez.

Bu nedenle “Cumhuriyet devrimcilerine” hakkını teslim edeceksiniz.

Laik misiniz?

Fettullah Gülen’le flört eden ve stratejik işbirliğine gidenlerle “Laik bir Türkiye” için mücadele edemezsiniz. Fettullah Gülen’i öven, onun kurumlarıyla toplantı yapıp iktidara yürüme planı yapan bir partiyle laiklik savunulamaz!

Bu nedenle “Ortaçağ kurumlarından ülkemizi temizlemeyi ve bilimin ışığında genç nesilleri yetiştirmeyi” programına alanlara hakkını vereceksiniz.

Devrimci misiniz?

Cumhuriyet devrimlerine karşı ayaklanan Şeyh Saitlerin ve Seyit Rızaların heykelinin dikilmesini savunanlar “Devrimci” olamaz. Bu nedenle Atatürk Devrimlerini tamamlamayı programına alanlara sırtınızı dönmeyecek, el üstünde tutacak ve karşı devrimcilere mesajı böyle vereceksiniz.

Halkçı mısınız?

Halkı seçimden seçime “görenler”, Haziran Ayaklanması’na kurum olarak katılmayanlar, “Halk Meclislerini” programlarına almayanlar, yasaları kamu için yapmayanlar, Mustafa Kemal’in“Halkçılık” programını uygulayamazlar.

Halkçılığı kendi parti programına alan, bu amaçla halkı örgütleyen, ABD Büyükelçisiyle otel odalarında kaçak görüşme yapmayan Halkçı bir Parti’ye hakkını vereceksiniz.

Milliyetçi misiniz?

Türk Milleti kavramını alt kimlik üst kimlik diye bulandıranlar, “Siyasi partilerin Türkçeden başka dillerde siyasi propaganda yapmalarına” olanak sağlayan yasa teklifini vererek milleti oluşturan parçaları birbirinden uzaklaştıranlar “milliyetçi” olamazlar.

Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkına Türk Milleti denir” tanımını içtenlikle savunan, Türk Milleti’ni oluşturan Türk’ten Kürt’e, Çerkez’den Laz’a ve Arap’a kadar hepsini bu milletin eşit unsuru olarak gören ve hepsinde ayrı ayrı büyük bir milletin ışıltılarını gören siyasi partiye hakkını teslim edeceksiniz.

Devletçi misiniz?

Özelleştirmeye karşı çıkmayan, ülke ekonomisini merkezi olarak planlamayan, ülkede imal edilebilecek her türlü mal ve hizmeti üretmek amacıyla kararlar almayan, stratejik tüm kurumları devletleştirmeyi amaçlamayan, gümrük duvarlarını ülke lehine yükseltmeyen, emperyalist sermayenin engelsiz ülkemize girmesine ses çıkarmayan bir parti “Devletçi” olabilir mi?

Bu nedenle ”Devletçilik” ilkesini benimseyen bir partiye oy vereceksiniz, o partiye hakkını teslim edeceksiniz.

Yukarıda alt önemli neden saydık.

Oylar Nasıl Bölünür?

Akla gelen soru basit.

Bu ilkeleri savunan bir partiye oy verdiğinizde oylar bölünür mü?

Mustafa Kemal’in Türkiye’nin kuruluşu ve devamlılığı açısından önemli olan bu altı önemli ilkeyi yok sayan bir partiye oy verirseniz mi oyları bölersiniz?

Akla gelen kritik ama önemli soru budur.

CHP’nin Oy Kaybetmesinin Uzun Tarihçesi

Yıllar	Oy Oranları
1946	70%
1950	39%
1954	35%
1957	41,10%
1961	36,70%
1963	36,50%
1965	28,70%
1969	27,30%
1973	33%
1987	24%
1995-CHP+DSP	25,35%
1999-DSP+CHP	30,89%
2002	19,39%
2007	20,88%
2011	25,98%

CHP Atatürk devrimlerinden uzaklaştıkça oy kaybetmiştir.1946’daki oy oranı 70 iken 2011 seçimlerinde bu oran %25.98’dir.

Peki, tüm bu yıllar içinde, CHP’nin solundaki herhangi bir parti yüksek bir oy alıp CHP’nin oyunu bölmüş müdür?

Bu sorunun yanıtı kesinlikle “hayır” dır. Çünkü sadece 1965 Milletvekilliği Genel Seçiminde TİP %2 oy almıştır, o kadar!

CHP, Atatürk devrimlerinden ve altı önemli ilkeden uzaklaşıp Batı ile uzlaştıkça, Amerikan Büyükelçileriyle gizli gizli otel odalarında buluştukça, Mustafa Kemal’in askerlerinin oyları erezyona uğramış, bölünmüştür.

Tüm bu yıllar içinde umutsuzluğa düşen halk ya gerici Türk milliyetçiliğine kayıp oylarını MHP’ye vermiş, ya tarikatlara teslim olarak çıkışı AKP’de bulmuş yada gerici Kürt milliyetçiliğine tavır almayıp uzlaştığı için de ayrıca CHP oylarını BDP’ye kaptırmıştır.

Sonuç ve Çözüm

Doğru tespitler yapıp, doğru sonuçlara ulaşacağız.

İşçi Partisi ülkemizin bölünmesine karşı çıktığı ve Atatürk devrimlerini tamamlama görevini programına alıp halkı örgütlediği için oyların asıl sahibidir. CHP ise, İşçi Partisi’nin Milli Güçbirliği çağrılarını reddettiği için oyları bölen partidir.

CHP’nin Atatürkçü, devrimci oyları nasıl böldüğünü, Atatürk devrimlerini savunmadığı için halkımızı umutsuzluğa nasıl sevk ettiğini ve ya gericilere, ya gerici Türk ve Kürt milliyetçiliğine halkımızı savurduğunu yukarıdaki oy oranlarıyla görmüş olmalısınız.

İşçi Partisi’ne oy vermek için en az altı gerekçeniz var!

http://www.aydinlikgazete.com/mansetler/33491-kubilay-kizildenizli-yazdi-chpnin-oy-kaybetmesinin-uzun-tarihcesi.html