Van, Soğuk, Karakol, Padişah ve Ben..!

Dün gece Beşiktaş Emniyet İlçe Merkezindeydim.
Bir arkadaşım trafikte tartıştığı biriyle yumruklaşmışlar. İstanbul trafiğinin derdini çekmek zordur.
Sinir, dengesizlik, patırtı ve gürültüye yol açıyor. Karşılıklı davacı olunca da işlemler uzadıkça uzadı.
 
Önce hastaneye götürüldüler. Darp var mı yok mu diye..
 
Saatler geç...ti gelene kadar. Hava soğuk. Gece vakti sıcak bir çay içip, ısınacak kapalı bir yer yok. Mecburen Emniyet önünde can sıkıntısı ve ısınmak için volta atıp duruyorum. Arkadaşıma da kızıyorum, için için. 'Halk içindeki çelişmeleri' şiddete başvurmadan çözemedin" diye.
 
Van'da soğukta, çadırlarda yaşayanlar aklıma düşüyor. Nasıl yaşarlar böyle soğuk da? Can dayanır mı? Nöbet tutan polise yaklaşıyorum. Hava soğuk."İçeride bekleyebilir miyim?" diye. Soğuğu billiyor. "İçeride oturun" diyor.
 
İçeriye adımımı atıyorum,ısınmak ve oturmak için. Emekliliği çoktan gelmiş, sıcacık ortamda ince kazağı ile duran polise merhaba dedikten sonra sıralara oturmak için yöneliyorum ki.
Beyefendi, "burada oturulmaz" diyor sertçe.
 
Dışarıda bekleyeceksiniz! Yıldız Parkı'na giriş kapılarından birinin sokağında olan tarihi binada hizmet veren İlçe Emniyeti hiç de insana sıcak davranmıyor.Ceberrut(zorba ve merhametsiz) gibi.
 
Yıldız Parkı'na girişisokağında düşünüyorum. Van'da çadır ekmek aş isteyen depremzede ile bana reva gösterilen davranış ikisi ne kadar da benziyor. İşlemler bittiğinde, ben sıcak evime döneceğim.                    
Ya Van'dakiler?
İlk defa bu sokağa görüyorum. Tesadüf bu ya, Abdülmecit Camisi de var. Cami avlusu ve dışı spot lambalarla ışıklandırılmış. Avlusu kırık taşlarla örülmüş. Ortadaki kurna güzellik katıyor. Yüzyılı aşkın çınar ağaçları altında etkileyici.
 
Gerçek mi hikaye mi bilemiyorum. Araştırmadım. İstanbul'da atlı tramvay hatlarından biri Karaköy-Ortaköy hattıymış.
 
Sultan, sultanlığından olacak, sarayın önünden geçen atların nal seslerinden rahatsız olunca hattı kaldırmış.
 
Kimbilir nasıl evlerine gitmişlerdir insanlar. Padişahlığı, sultanlığı, tebaa ve kul olmayı ortadan kaldıran, devrim olmuş. Hakkımızı,hukukumuzu,irademizi elimize almışız.
Padişahseverler yani bizleri kul görenlerin hesabı bitmemiş. Özlemleri devam etmiş.
 
Devrimin organı TBMM'de Padişah anılır olmuş!
 
Polis, Soğuk, Van, Padişah, ben...
 
Yaşadığımız çelişkiyi ortaya seriyor!
 
Erdoğan Habib Aslanoğlu
 
İşçi Partisi Beyoğlu İlçe Başkanı
 
.
 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bir Hayatın Özeti ya da Yeşil Mavi Hayat

Çukurova'da Fransız!a İlk Kurşun

920'nin 16 Mart'ı...