Kayıtlar

Mayıs, 2010 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Mesele Gazze mi?

Bu sabah şafak saatlerinde İsrail Gazze'ye yardım götürmek amacıyla uluslararası sularda bekleyen Türk yardım gemisini bastı. Şu ana kadar resmi olmayan açıklamalara göre 19 kişi öldü, 30'dan fazla yaralı var. Gemiler ise İsrail limanlarına çekildi. Emperyalist Batı cephesinden şu ana kadar bu durumu destekleyen çıkmadı. En utangacı bile "İsrail soruşturma açmalı" diyor. Bilgi olmadan analiz olmaz, analiz etmeden ise karar veremezsiniz. Şu anda elimizde yeterli bilgi yok bu nedenle bu olayı analiz edemeyiz ama yol açacağı sonuçları değerlendirebiliriz. Türkiye ve İsrail ilişkileri geri dönülmez bir sürece girmiştir. İsrail ilk kez Türklere yönelik şiddeti üstelik kendi egemenlik alanı dışında uluslararası sularda kullanmıştır. Doğu Akdeniz ve kıyıları artık hiç kimse için güvenli bir deniz değildir. İsrail müslüman dünya ile arasındaki tek bağı ve büyük bir gücü kaybetmiştir. Peki İsrail gerçekleştirdiği bu eylemin sonuçlarını önceden kestirememiş midir? E

KARADON

Resim
“Otuz Karadon” beş yüz kırk metre aşağıda bekleşiyor. Deniz seviyesinden değil veya dağların doruklarının aynı metre aşağısındaki yamaçlardan hiç değil! Ne bileyim ben, herhangi bir seviyenin altındaki herhangi bir aşağı noktadaki bir yer de değil söylemek istediğim. Belki "Guam Çukuru" anlatabilir ne demek istediğimi. Çünkü Guam Çukuru erişilmezdir! Altmış tane kol, bacak, göz, kulak ve burun deliği ve onların yarısı kadar beden, kafa ve kalp, bekleşiyor Karadon ’un içine sızacak aydınlığı… Diyor ki emekli bir işçi – ki iki damadı ve bir oğlu otuz Karadon'ludan üçüdür şimdi- “Ben çekirdekten yetiştim, her safhasında çalıştım umudum var ama bilirim ki, artık aşağıdan gelen olmayacak, bu kesin!” Beş yüz kırk metre aşağıda dört yüzden fazla yürek ve bunun iki katı kol, bacak ve kapkaralar içinde parlayan gözleriyle, göçüğe bakıp tırnaklarıyla kazıyorlar, umutlarını kazıyorlar, arkadaşlarına yaşam vermeye çabalıyorlar. Kömür yasasıdır bu! Grizu yasasıdır bu! Kömür y